Kripto Varlıklara İlişkin Hukuki Düzenleme Sermaye Piyasası Kanunu Kapsamında Değişiklik Taslağı Olarak Sunuldu
Kripto Varlıklara İlişkin Hukuki Düzenleme Sermaye Piyasası Kanunu Kapsamında Değişiklik Taslağı Olarak Sunuldu
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’na (“Kanun”) kripto varlıklara ilişkin düzenlemelerin eklenmesine ilişkin kripto varlık kanun taslağı (“Kanun Taslağı”) gündeme gelmiştir. Belirtmek gerekir ki, daha öncesinde kripto varlıklara ilişkin kanun taslağı hazırlanmış ancak yasalaşamamıştı. Geçmiş taslak ile benzer düzenlemeler içeren güncel Kanun Taslağı farklı konuları da ele alması yönünden ek düzenlemeler içermektedir.
Tanımlar
- Cüzdan: Dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji üzerindeki kripto varlıkların transfer edilebilmesini ve bu varlıkların ya da bu varlıklara ilişkin özel ve açık anahtarların çevrim içi veya çevrim dışı olarak depolanmasını sağlayan yazılım, donanım, sistem ya da uygulamaları,
- Kripto varlık: Dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup saklanabilen, dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan ve değer veya hak ifade edebilen gayri maddi varlıkları,
- Kripto varlık alım satım platformu (Platform): Kripto varlık alım satım işlemlerinin gerçekleştirildiği kuruluşları,
- Kripto varlık hizmet sağlayıcı: Kripto varlık alım satım platformları, kripto varlık saklama hizmeti sağlayan kuruluşları ve bu Kanuna dayanılarak yapılacak düzenlemelerde kripto varlıklarla ilgili olarak hizmet sağlamak üzere belirlenmiş kuruluşları,
- Kripto varlık saklama hizmeti: Kripto varlık alım satım platformları müşterilerinin kripto varlıklarının veya bu varlıklara ilişkin cüzdandan transfer hakkı sağlayan özel anahtarların saklanmasını ve Kurulca belirlenecek diğer saklama hizmetleri,
Kanun Taslağı’nda Yer Alan Önemli Düzenlemeler
Yukarıda belirtilen Kanun Taslağı’nda yer alan tanımlamalara baktığımızda göze ilk çarpan husus,” kripto varlık” tanımıdır. Bu düzenlemede görüleceği üzere, 16 Mayıs 2023 tarihinde kabul edilerek yasallaşan Avrupa Birliği Kripto Varlık Piyasaları Tüzüğü’nde (MiCA) yer alan “değer veya hak” (a digital representation of a value or of a right) ifadesiyle uyumlu bir tanımlama yapılmıştır. Buna ek olarak, kripto varlıkların gayri maddi varlık olarak ifade edilmesi ilerleyen zamanda İcra İflas hukuku bakımından ele alındığında haczedilebilirliği, Miras Hukuku bakımından intikal yoluyla aktarımı gündeme getirebilecektir.
Kanun Taslağında, düzenleyici işlemler tesis etmek, özel ve genel nitelikte kararlar almak ve tedbir ve yaptırım uygulamak hususunda Sermaye piyasası Kurulu, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının yetkili kılındığı görülmektedir. Bu düzenleme ile görev bölümü yapılmış olup; Sermaye piyasası kurulu, Sermaye piyasası araçlarına özgü haklar sağlayan kripto varlıklara ilişkin olarak; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Ödeme hizmetleri ve elektronik para mevzuatı kapsamında elektronik para olarak kabul edilen kripto varlıklara ilişkin olarak; Ticaret Bakanlığı sunulan bir ürün veya hizmete erişilmesini amaçlayan veya bunları temsil eden kripto varlıklara ilişkin olarak işlem tesis etme yetkisine haiz kılınmıştır.
Buna ek olarak; Kripto varlık alım satım platformlarının kurulabilmesi ve faaliyete başlaması Sermaye Piyasası Kurulu’nun iznine tabi kılınmış olup, platformların faaliyet alanlarının sınırlarını belirleme hususunda Sermaye Piyasası Kurulu’na münhasır yetki verilmiştir.
Ayrıca, bir diğer önemli düzenleme ise, Kanun Taslağında belirtilen şartları sağlayan kripto varlıkların satış ve dağıtımının kitle fonlaması yoluyla yapılabileceği konusunda Kurul’a yetki verilmesidir.
Kanun taslağında, Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının ortaklarında bulunması gereken nitelikler sınırlı sayı prensibi ile sayılmıştır. Ortaklara ek olarak yönetim kurulu üyelerinin ve yönetim kurulu üyesi olmaksızın kripto varlık hizmet sağlayıcıyı temsile yetkili kişilerin de mali güç koşulu hariç olmak üzere, ortaklarda bulunması gereken niteliklere sahip olması aranmıştır.
Kanun Taslağı’na ilişkin başka bir kritik düzenleme ise kripto varlıkların rehni rejiminin belirlenmesidir. Buna göre, kripto varlıkların rehni, 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’na tabi olacağı düzenleme altına alınmıştır. İlgili düzenlemede kripto varlıkların Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanununa tabi olacağı belirtilerek, kripto varlıklar üzerinde, alacaklıya zilyetlik devri gerçekleşmeksizin rehin tesis edilebileceği ifade edilmektedir.
Göze çarpan önemli düzenlemelerden bir diğeri ise, müşterilerin varlıklarının korunmasına ilişkin getirilen güçlü korumadır. Buna göre; müşterilerin, kripto varlık hizmet sağlayıcıları nezdinde bulunan nakit ve kripto varlıkları, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının borçları nedeniyle haczedilemeyeceği, rehnedilemeyeceği, iflas masasına dahil edilemeyeceği ve ihtiyati tedbir konulamayacağı ifade edilmiştir. Bu düzenleme borçluların malvarlıklarının korunması açısından oldukça önemlidir ve güven tesis etmesi bakımından dikkate değerdir.
Kanun Taslağı ile Getirilen Tedbirler
Kanun taslağında Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının sorumluluğuna ilişkin hükümler yer almaktadır. Bu bağlamda,Kripto varlık hizmet sağlayıcıların hukuka aykırı faaliyet ve işlemlerinde uygulanacak tedbirlere ilişkin Sermaye Piyasası Kanunu’nun 96. Maddesinin kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla, SPK hukuka aykırı faaliyet ve işlemleri tespit etmesi halinde aykırılığın giderilmesi için süre vererek aykırılığın giderilmesini talep edebileceği gibi, doğrudan Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarının faaliyet kapsamını sınırlandırabilir, geçici olarak durdurabilir yahut yetkilerini iptal edebilir. İlgili mevzuatta Sermaye Piyasası Kurulunun öngöreceği diğer her türlü tedbiri alabileceği de belirtilmiş olup Kurul, ilgili hukuka aykırı faaliyet ve işlemde bulunan Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcısı kurumların yönetici ve çalışanları hakkında da işlem tesis etme yetkisine sahip olacaktır. İzinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyetinde uygulanacak tedbirler için ise 99’uncu maddesinin kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla kurul, izinsiz faaliyetlerinin durdurulması için gerekli her türlü tedbiri almaya, ilgili işlemlerin sonuçlarının iptali ve hak sahiplerine iade için dava açmaya, izinsiz faaliyet internet üzerinden geçekleşiyorsa ve içerik ve yer sağlayıcılarının yurt içindeyse erişimin engellenmesi için mahkemelere başvurmaya, yurt dışında ise erişimin engellenmesi için Bilişim Teknolojileri Kurumu’na başvurmaya yetkili olacaktır.
Düzenlemede yalnızca idari sorumluluk değil cezai sorumluluk da ele alınmış olup, izin almaksızın kripto varlık hizmet sağlayıcısı olarak faaliyet yürüttüğü tespit edilen gerçek kişiler ve tüzel kişilerin yetkililerinin 3 yıldan 5 yıla kadar hapsiyle 5.000 gün ila 10.000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı kararlaştırılmıştır. Buna ek olarak, kripto varlık hizmet sağlayıcı yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer mensuplarının kendilerine tevdi edilmiş olan para, para yerine geçen senet veya kripto varlıkları zimmetlerine geçirmeleri halinde altı yıldan on iki yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacakları ve kripto varlık hizmet sağlayıcılarıyla müşterilerinin zararını tazmine mahkûm edilecekleri düzenlenmiştir.
Düzenlemede bahsedilen ve yasalaşması halinde İcra İflas Hukuku bakımından yenilik getirecek bir diğer husus ise doğrudan iflas istemedir. Doğrudan doğruya iflas hallerini düzenleyen İcra İflas Kanunu 177 ve devamı maddelerinde alacaklının talebi ve borçlunun talebi ile iflas olarak iki alt başlık altında iflas isteme halleri düzenlenmiş olup, tasarının yasalaşması halinde 3. Kişi olan Sermaye Piyasası Kurulu’nun iflas isteyebilmesinin önü açılacaktır. Şöyle ki; Kanun Taslağı’nda zimmet sayılan karar ve işlemler gerçekleştirdiği tespit edilen yönetim kurulu başkan ve üyeleri, diğer mensupları, hukuken veya fiilen yönetim veya kontrolünü elinde bulundurmuş olan gerçek kişi ortaklarının müşterilere verdikleri zararla sınırlı olarak zimmete geçirildiği tespit edilen tutardan öncelikli olarak karşılanmasını sağlamak amacıyla şahsi sorumlulukları yoluna gidilerek, Kurulun talebi üzerine doğrudan şahsen iflaslarına mahkemece karar verilebileceği belirtilmiştir.
Kanun Tasarısı Geçiş Süreci
Kripto varlık alım satım platformlarının kurulabilmesi ve faaliyete başlaması Sermaye Piyasası Kurulu’nun iznine tabi kılınmış olması şartı, mevcut Kripto varlık alım satım platformları bakımından Kurulca çıkarılacak ikincil düzenleme yürürlüğe girene kadar aranmayacak olup, bu platformlar faaliyetlerine devam edebilecektir. Ancak belirtmek gerekir ki, bahsi geçen ikincil düzenlemenin yürürlüğe girmesine kadar yeni bir platform kurulamayacaktır.
Kanun Tasarısı’nın yasalaşıp yürürlüğe girdiği tarihten itibaren, mevcut olarak faaliyet gösteren Platformlar, ikincil düzenleme sürecinde belirlenen süre içinde Kurul’a faaliyet izni almak için başvurmaksızın faaliyetlerine devam ederlerse, izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyeti yürüttükleri kabul edilecektir.
Ayrıca, yurtdışında bulunan Platformların Türkiye’deki yerleşik kişilere yönelik faaliyetlerini Kanun Tasarısı’nın yasalaşma tarihini takip eden bir ay içinde sonlandırmaları gerekmektedir. Aksi takdirde, faaliyetlerinin izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı faaliyeti olarak değerlendirileceği öngörülmektedir.
Sonuç ve Değerlendirme
Sonuç olarak, kripto varlıkların piyasada alım ve satımını güvenli bir hale getirmek ve kripto varlıkların alım satımından doğan kazançların kayıt altına alınması ve denetlenmesi için Kanun Tasarısının yasalaşması önem arz etmektedir. İleriki dönemlerde, Kanun Tasarısının yasalaşmasıyla beraber ve Kurul’a verilen ikincil düzenleme yetkisiyle beraber bu hususların netlik kazanacağını düşünüyoruz.
Kurt&Partners